11 Şubat 2012 Cumartesi

Sondaki Noktalar : Sunderland 1-2 Arsenal

Arsenal geçtiğimiz hafta Blackburn Rovers karşısında 7-1'lik bir galibiyet alan takımdan sadece Francis Coquelin'in yerine Bacary Sagna ile maça başladı. Sakatlığından kurtulan Kieran Gibbs ise maça yedek kulübesinde başladı.

Szczesny
Sagna-Koscielny-Mertesacker-Vermaelen
Walcott-Song-Arteta-Chamberlain
Rosicky
Van Persie

Maçın ilk bölümünde iki takımda oynamak istediği oyunu oturtamadı. Buldukları korner atışlarından gol aradılar ama net bir pozisyon bile yakalayamadılar. Geçtiğimiz hafta yağan karın saha zeminine zarar verdiği çok netti. Yerden atılan basit paslarda bile top sekerek yol katediyordu. Bu durum Arsenal'in oyununu etkilemiş gibi görünüyordu.

İkinci bölümde Arsenal'in topa hakim olduğunu ama gol pozisyonu dahi bulamadığını söyleyebiliriz. Zaten yavaş bir oyun oynanırken saha zemini de Walcott ve Oxlade-Chamberlain gibi oyuncuların hızlanmasını engelliyordu. Sunderland hafta içinde oynadıkları ve uzatmaya giden FA Cup maçının etkisiyle olabilecek nedenle çok pasifti sahada. Neredeyse hiçbir şey yapmadılar.

İlk yarının son bölümünde de durum değişmedi. Bekleyen Sunderland'e bir şey üretemeyen bir Arsenal vardı. Vermaelen'in ilk kez ileriye çıktığı pozisyonda açtığı orta ile bir karambol yakaladı Arsenal. Sessegnon'un geriye gelmemesi Vermaelen'e daha geniş bir alan sunmasına rağmen orijinal bir bek olmaması nedeniyle hücumlara yeteri kadar destek veremedi. İlk yarıdaki kısırlığın bir nedeni de buydu.

İlk yarıyı Arsenal açısından değerlendirirsek başarılı bir savunma (Sunderland'in kaleyi bulan şutu 0), topa hakim bir orta saha (%34 - %66) ve üretkenliği olmayan (kaleyi bulan şut 1) bir hücum hattı vardı. Oynanan oyun tıpkı on gün önceki 0-0 sona eren Bolton Wanderers maçını andırıyordu.

İkinci yarı başladığında da değişen bir şey yoktu oynanan futbolda iki takım adına da. Arsenal, Sunderland'i ceza sahasına yığarak sıkıştırdı ama yine de gol pozisyonu bulmayı başaramadı. Bolton maçında sorunun geç yapılan değişiklikler olarak belirtmiştim. Bu maçın da tıpkı o yönde gidişat halinde olması değişikliği akla getirdi. Rosicky - Ramsey değişikliği ile orta sahaya hareketlilik getirilebilirdi.

Bunalımdan kurtulan Sunderland biraz daha Arsenal kalesine gelmeye başladığı bölümlerde iki önemli pozisyon yakaladı ki bunlar maçın en etkili olanlarıydı. Szczesny harika iki kurtarış ile rakibi engelledi. Bu pozisyonlardan sonra Henry, Oxlade-Chamberlain'in yerine oyuna alındı. Oyundaki kontrolü kaybetmeye başlayan Arsenal, Mertesacker'in baskı altında olmadığı bir anda geçirdiği sakatlık ile kaybettiği topta McLean'in golüne engel olamadı ve 1-0 geriye düştü. Gol öncesi Song'un top kaybı inanılmaz. Sakatlanan Mertesacker yerine oyuna giren Ramsey golden beş dakika sonra karşılık vererek skoru eşitledi.

Beraberlik golünün ardından iki takımda galibiyet için oynamaya başladı. Herhangi bir sonuç elde edilemeyince Arsenal'in son şansı yine Arshavin olmuştu. Maçta uzatma bölümlerine girildiğinde artan Arsenal baskısında Arshavin'in açtığı ortada efsane Thierry Henry altın vuruşu yaptı ve takıma galibiyeti ve ligde dördüncülüğü getirdi.

Açıkçası kazanmayı hak ettiğimizi söylemem zor. Üretkenliğimiz yok denecek kadardı. Blackburn maçından sonra dediğim dertlerden biri buydu işte. Zayıf bir Blackburn'ü yedilemek kolay. Böyle maçlarda başarılı olmak sezonun kritik işi. Bu açıdan başaramadık aslında. 0-0'a bağlanmış bir maç görünümündeydi. Mertesacker'in aniden sakatlanması ile Sunderland yoktan bir gol kaydetti. Oyuna giren Ramsey kaleyi bulan bir şut çekerek iki direğe birden çarpan topla skoru eşitledi. Bu da bizim şansımızdı. Sonrasında Henry'nin uzatmada attığı muhteşem gol.

Henry geldiği iki aylık dönemde bile FA Cup'ta turu geçirtirken ligde de takımı dördüncülüğe taşıdı. Çarşamba günü Milan deplasmanında son kez Arsenal forması giyme şansına sahip olacak. O maçta da bir şeyler yaparsa ikinci heykelini de dikelim derim. Altı maçta üç gol atarak toplam gölünü de 229'a çıkardı.

Emrah Partal /Genc Arsenal

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails