17 Şubat 2012 Cuma

Kaybedilenler : Milan 4-0 Arsenal


Maç benim ya da herhangi birinin beklemediği kadar tempolu başladı. Şampiyonlar Ligi'nde eleme turu maçlarına geçildiğinde ilk maçlarda oynanan futbol genelde ikinci maçı bekleyelim şeklinde olurdu. Buna karşın her iki takımda son derece hücumu düşünen ve hızlı bir futbol oynayınca çok çabuk bir ilk yarı geçti.

Szczesny
Sagna-Koscielny-Vermaelen-Gibbs
Song-Arteta
Walcott-Ramsey-Rosicky
Van Persie

İki takımda orta saha yuvarlağında rakip tarafından baskıya maruz kalmada topu rakip sahaya çok rahat geçirdi. Milan ileride daha hareketli bir oyun düzeni kullanarak boşa kaçan elemanlarıyla daha rahat pozisyon yakaladı. Arsenal ise topu getiren ismin topu atabileceği tek isim her zaman ilerideki Van Persie oldu. Van Persie ise bulunduğu yerde en az üç Milan'lı oyuncunun markajındaydı. Rosicky'nin ceza sahası dışından kaleyi bulmayan şutu ile ilk denemesini Arsenal yaparken, Milan Ibrahimovic'in sahanın her yerinde olduğu ve top dağıtıcı rolünü üstlendiği sistemiyle pozisyon aradı.

Buna karşın Milan'ın kaleyi tutan Szczesny'nin bir şutu yok iken atılan geri pasta Szczesny'nin orta sahayı geçmeyen topu hızlı bir Milan atağına dönüştü ve Prince-Boateng aldığı pası iyi değerlendirerek topu ağlara gönderdi. Golden sonra Arsenal maçın başına oranla oyundaki kontrolü Milan'a kaptırmaya başladı. Milan'ın hücum hattı sürekli olarak yer değiştirerek Arsenal savunmasının dikkatini dağıtıp hızlı paslarla pozisyonlar buldu. Arsenal ise ilk yarı boyunca Van Persie'ye top atma görevini kimin yapması gerektiğini takım içinde aramaya çalıştı.

Her geçen dakika Milan, Arsenal savunmasını ve orta sahasını daha çok zorlayarak oyunun tek hakimi olmaya başladı. Arsenal'li oyuncuların basit oynamak yerine zoru seçmesi de yaşanan durumda etkili oldu. 38. dakikada ise pozisyon başlangıcının ofsayt olduğu bir pozisyonda Ibrahimovic'i takip etmekte zorlanan Sagna, rakibinin ceza sahasına kadar girerek Robinho'ya asist yapmasını 2-3 metre arkasından izledi. İlk yarı bitene kadar da Milan net fırsatlar yakaladı.

İlk yarıda Arsenal kötü diyemiyorum. Ama Milan aşırı derecede tempolu, net paslarla akıcı bir futbol oynadı. Bu kadar iyi oynadıkları bir ilk yarıyı 2-0 önde kapatmaları hiç de sürpriz değildi. Bu oyunlarında Arsenal'in payını çok fazla da göremiyorum. Son derece iyi hazırlanmışlar ve konsantrasyonları son derece yüksekti. İlk yarının kayıp ismi Walcott'tu.

İkinci yarıya gole ihtiyacı olan Arsene Wenger, Walcott - Henry değişikliği ile 4-4-2'ye dönmeyi denedi. Ancak ilk yarının hemen başında 50. dakikada yine Ibrahimovic'in geliştirdiği atakta Robinho, Vermaelen'in kayıp düşmesinden faydalanarak ceza sahası dışından şutunu çekti ve farkı üçe çıkardı. Maç boyunca Milan oynadı Arsenal izledi.

64. dakikada Arsenal en net tehlikesini yarattı. Henry'nin topuk pasına Van Persie harika bir vuruş yaptı ama Abbiati topu köşeden çıkarmayı başardı. Bu pozisyonda girmeyince bırakalım artık dedim. Çok net bir gol şansıydı. Ardından Gibbs yerine Oxlade-Chamberlain oyuna dahil oldu. Bu hamle ya herro ya merro hamlesi olarak Wenger'in son şansıydı.

79'da Milan kazandığı penaltı vuruşunda Ibrahimovic ile farkı dörde çıkardı ve turu Milano'da bitirdi. Arsenal son bölümde Robin Van Persie ile bir fırsat daha yakalasa da Abbiati'yi geçemedi ve skoru değiştiremedi.

Milan ben izlemeyeli çok değişmiş. Bütün sezon böyleler miydi bilemiyorum ama bu akşam ki oyunları ile kupaya uzanabilecek takım izlenimi yarattılar bende. Arsenal kesinlikle kötü oynadığı için bu maçı kaybetmedi. Milan mükemmele yakın bir futbol oynadı ve şanssızlık nedir bilmedikleri için maçı kazanmayı başardılar. İstediklerinden bile fazlasını elde ettiler. İkinci maça iki takımda yedek oyuncularıyla çıkabilir bu dakikadan sonra. Hiçbir futbol mucizesi turu Arsenal'e getiremez artık.

Şampiyonlar Ligi'nden de elendiğimize göre haftasonunda FA Cup maçında varımızı yoğumuzu göstermeliyiz. Elimizde kalan tek fırsatı da yarı final ya da final oynamadan kaybetmek moralleri fena bozar. Ligde ilk dört hedefimizde de emin adımlarla ilerlemek için bu maçı unutmak lazım. Henry'i böyle uğurlamasak iyi olurdu ama kısa zamanda bize yaşattıkları için teşekkürü bir borç biliriz.

Emral Partal / Genc Arsenal

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails