1 Ocak 2012 Pazar

Fırsat Bu Fırsat: Arsenal 1-0 Queens Park Rangers

Arsenal yılın son maçına Emirates Stadı'nda Queens Park Rangers'ı konuk ederek çıktı. Maç öncesinde Robin Van Persie'nin rekor için son fırsattı. Arsenal'in oynadığı son Queens Park Rangers maçı olan 2001'deki FA Cup maçında kadroda yer alan Tony Adams ve Arsenal'e New York Red Bulls'dan 2 aylığına kiralanan Thierry Henry tribünlerdeki yerlerini almışlardı.

Geçtiğimiz Salı Wolves maçında hastalığı nedeniyle yer almayan Theo Walcott yeniden on birdeki yerini alırken, Arshavin, Gervinho yerine sahadaydı. Ramsey ise oyun kurucu rolünde Rosicky'den formasını geri alarak başladı.

Maç oldukça durgun başlarken bunun esas sebebi Queens Park Rangers'ın on oyuncusuyla kendi yarı alanında, orta saha çizgisi ile ceza sahası önü arasında yoğunlaşarak alan daraltmasıydı. Arsenal'de bu soruna ilk 20 dakika boyunca çözüm üretemedi ve pozisyon bulmakta zorlandı. Ardından Robin Van Persie ile fırsatlar yakaladı Arsenal. QPR'ın bulduğu nadir fırsatlarda da Szczesny başarılı işler çıkardı.

İlk yarıda yine çok sayıda korner fırsatı yakalamamıza rağmen bunları değerlendirmede hala başarısızız. Kornerden gelişen bir pozisyonda Koscielny'nin şutunu QPR savunması elle engellemesine rağmen hakem Arsenal'i durdurma adına çıktığı maçta net penaltıyı vermedi. Daha öncesinde de Taarabt'ın Arshavin'e attığı dirseği görmezden gelerek oyunu devam ettirdi. Hatta bir ara kontrolünü o kadar kaybetti ki Koscielny'nin yaptığı faulde Vermaelen'e sarı kart göstererek işleri çığırından çıkardı.

Robin Van Persie ilk yarıda kalitesiyle ve yeteneğiyle çok rahatlıkla gole çevireceği net pozisyonlar kaçırdı. Wolves maçıyla birlikte bu kaçan gollerin rekor baskısı olduğunu düşünüyorum. Arshavin ise bildiğimiz Arshavin olarak sahadaydı. Hiçbir şey yapmadı. Walcott geçirdiği hastalığını da hesaba katarsak başarı sayılabilirdi.
Yazının ilk yarı kısmında hakem bölümüne beş satır ayırmış olmam sanırım maçın bir numaralı isminin kim olduğunu gösteriyor. Hakemin dengesiz kararları oyunun akışını da önemli ölçüde etkiledi.

İkinci yarıda QPR biraz daha ofansif görünmeye başladı. Kanatlardan Vermaelen ve Djourou'ya zor anlar yaşatmaya başladılar. Szczesny bu bölümde de önemli kurtarışlara imza attı. Sarı kartlı Vermaelen'in fazla açık vermesi ve kırmızı riski nedeniyle Coquelin oyuna girerek sol beke önlem alındı. QPR'ın daha ofansif oynaması Arsenal'in de kontra atak yakalamasına fırsat tanıdı.

İlk olarak Ramsey, Walcott'u rakip sahada tek başına bırakacak pası attı. Ancak Walcott hayatının en kötü vuruşlarından birini yaparak topu auta attı. Sonrasında Wright-Phillips'in topu Arshavin'e hediye etmesiyle gelişen atakta Robin Van Persie golünü atarak hem bu maçtaki talihsizliğine hem de bir takvim yılı içerisinde en çok gol atma rekorlarından Henry'nin 34 gollük rekoruna son verdi.

Arsenal öne geçmesine rağmen oyunun tam olarak kontrolünü ele almayı başaramadı. QPR yine tehlikeli pozisyonlar bulmaya devam etti. Topla oynama konusunda ilk yarıya oranla çok daha rahattılar. Szczesny de kalesinde güven vermeye devam etti. Barton'ın Arteta'ya attığı dirsek yine hakem tarafından es geçildi.

Sahada yaptığı ikram asist dışında hiçbir şey yapmayan Arshavin yerini Rosicky'e bıraktı. Zaten Arshavin'in bu sezon akıllarda kalan Swansea maçındaki gol de kalecinin hediyesiydi. İkram olmadan hiçbir şey yapmayan bir adam. Bana göre Arsenal'deki son maçını oynadı. İlerleyen dakikalarda ise Walcott yerini Gervinho'ya bıraktı.

Oyuna girdikten sonra Gervinho önemli iki fırsat yakaladı ama gol atma konusundaki zaafiyeti burada da kendisini gösterdi. Maçın son bölümlerinde iki takımda yorgunluk belirtileriyle oynadı. Net bir pozisyon yakalanamadı.

Maç öncesinde Man Utd.'ın Blackburn'e kendi sahasında 3-2 yenilmesi, aynı anda başlayan maçlardan Chelsea evinde Aston Villa'ya 3-1 kaybetmesi ve Tottenham'ın da Swansea deplasmanında berabere kalarak puan kaybettiler. Geçtiğimiz hafta kaçırdığımız fırsatı bu hafta elde ettik yeniden. Altıncı girdiğimiz haftada yeniden ilk dörde girmeyi başardık. Robin Van Persie de Henry'den rekoru alarak muhteşem yılını istediği gibi sonlandırdı. Arsenal'in efsaneleri arasına adını yazdırdı. Yeni yıla güzel giriyoruz. Umarım 2012 yılı da güzel devam eder.


Emrah Partal / Genc Arsenal

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails