28 Aralık 2011 Çarşamba

Kapı Duvar : Arsenal 1-1 Wolverhampton Wanderers


Maçı söylediğim gibi canlı izleme fırsatım olmadı ancak daha sonra indirerek tamamını izledim. Şimdi maçı değerlendirme yazımı yazabilirim.


Arsenal maça sakatlığı geçen Djourou ile sağ bekte, Aston Villa maçında cezasını çeken Song ile önliberoda, yoğun maç programı nedeniyle dinlendirilen Ramsey yerine Rosicky ve maç öncesinde hastalığı nedeniyle kadrodan çıkartılan Walcott yerine Aston Villa karşısında üç puanı getiren golü atan ve Wenger'in övgüsünü kazanan Benayoun ile başladık.
Szczesny
Djourou-Mertesacker-Koscielny-Vermaelen
Song
Arteta-Rosicky
Gervinho-Van Persie-Benayoun

Arsenal maça ev sahibi olmanın ve Arsenal olmanın etkisiyle top hakimiyetiyle başladı. Zaten bunun dışında bir şey de beklenemezdi. Gervinho maça oldukça istekli başladı. 8. dakikada ise kazanılan bir topta uzun zamandır görmeyi özlediğimiz şekilde bir kontra atak golü attık. Rosicky kazandığı top ile takımı direkt olarak hücuma kaldırdı. Ardından topu Benayoun'a verdi ve o da savunma arkasına koşu yapan Gervinho'yu topla buluşturarak asistini yapmış oldu.

Golden sonra Arsenal oyununun temposunu fazla yükseltmek istemezmişçesine savunmada pas yaptı. Bu arada topla oynama yüzdemiz %77'ye kadar ulaştı. Robin Van Persie ile gol pozisyonlarına girdi Arsenal ancak bunlarda skoru arttıracak sayıyı bulamadı. Özellikle 30. dakikadaki pozisyonda kaleci Hennessey harika bir kurtarış yaptı.

Wolverhampton ofansif anlamda Djourou'nun hataları nedeniyle yakalamaya yaklaştığı pozisyonlar dışında etkisizdi ilk yarı boyunca. Ta ki 38. dakikaya kadar. Djourou'nun vurduğu top Mertesacker'in sırtına çarpıp kornere gitti. Korner atışında uzaklaştırılan top Hunt'ın önüne düştü. Hunt'ın topu Benayoun'dan kurtardıktan sonra çektiği şutta top savunmadan sekip bir nevi Fletcher'ın kafasına gitti ve o da bu fırsatı değerlendirerek skoru eşitledi. Yediğimiz gol özetle "Son Durak" serisinin futbola uyarlanmış bir sahnesi gibiydi. 1-0'dan sonra skorun artmasına engel olan Wolves takımı beraberlik ile birlikte daha dikkatli ve başarılı bir oyun sergileyerek ilk yarıyı istediklerinden fazlasıyla tamamladılar.

İlk yarıda Djourou kabus gibi bir maç çıkarırken sağ bekte, Song da bir maçlık dinlenme sanki ters etki yaratmış gibi basit paslarda bile sıkıntı yaşar haldeydi. İlk 20 dakika sahada oldukça aktif olan Gervinho ise dakikalar ilerledikçe kayboldu.

İkinci yarıya da topun hakimi golü arayan taraf olarak başladık. İlk bölümde net bir pozisyona giremedik buna karşın. Skorun 1-1 olmasının da etkisiyle hakemin verdiği kararlar taraftarın ve oyuncuların kontrollerini biraz kaybetmesine yol açtı. Vermaelen sadece itirazdan alakası olmadığı bir pozisyonda sarı kart gördü. Pozisyonun başrol kahramanı iken yaptığı itaraza ise bir şey diyemedi hakem. İkinci sarı kart psikolojisi olarak yorumlayabiliriz.

Sonuç alınamayan ikinci yarının ilk bölümü sonunda Wenger oyuna müdahale ederek ilk golün asistini yapan Benayoun'u oyundan alarak Arshavin'i sahaya sürdü. Arshavin'in sayesinde olmasa da Arsenal önce Van Persie'nin frikiği ardından Mertesacker'in yakın mesafeden yaptığı kafa vuruşları ile gole çok yaklaşmasına rağmen kaleci Hennessey inanılmaz iki kurtarış yaptı. 70. dakikada kendisine yapılanharekete faul çalınmamasına sinirlenen Song önce skorer Fletcher'ın ayağını yerden kesti sonrasında Hunt'a sert bir müdahalede bulundu. Hakem Song'a sarı kart göstererek inanılmaz bir hata yaptı. Hareketlerin sertliği, kastı ve zamanları nedeniyle kırmızı kartı hakettiği aşikardı. Wenger'de tehlikeyi farkederek iki dakika sonra Song'u oyundan alıp Ramsey'i sahaya sürdü.

Maçın gerginliğinin giderek artmasından dolayı maçın kontrolünü kaybeden hakem 75. dakikada yine anlamsız bir kararla sarı kart görmesi gereken Milijas'ı oyundan atarak ikinci kez Arsenal lehine karar verdi. Rosicky, Arteta ve Ramsey üçlüsü oyunu mükemmele yakın şekilde yönlendirmelerine karşın Robin Van Persie bir türlü Wolves savunmasını ve kaleci Hennessey'i geçmeyi başaramadı. Van Persie'nin frikiğini kurtardıktan sonra Barcelona'ya attığı gole benzeyen pozisyonda Hennessey topu ayağıyla kurtardı.

Son yıllarda gördüğüm en ateşli seyirci grubuyla oynanan bir maçtı. Gerek hakemin kararları gerekse galibiyetin çok bir fark yaratacak olması nedeniyle atmosfer inanılmazdı. Bu maçı canlı izleseydim sanırım ekran karşısında kanepelerin üzerinde zıplar sağa sola yumruk atardım. Skorunu bildiğim halde tekrardan izlediğim bir maçta inanılmaz heyecan yaptım.

Arsenal yine sonuna kadar hakettiği bir maçta galibiyet elde edemedi. Zaten son yıllarda kupa bazında başarısız olmamızın tek nedeni bu. İyi oynamadığımızda kazandığımız maç sayısı sezonda üçü geçmezken iyi oynarken kazanamadığımız en az 6-7 maçımız oluyor. Bu maçlarda takımın kupalardan elenip şampiyonluk yarışından kopmasına neden olan maçlar oluyor her sezon.

Maç sonrasında şunu söyleyebiliriz ki Rosicky, Benayoun ve Arteta orta sahası son zamanların en etkili orta sahası oldu. Rosicky ve Benayoun'un dikine oyunları pozisyon üretmedeki başarımızı arttırdı. Buna rağmen bek mevkiine kesinlikle bir çözüm bulunması gerekiyor. Geriden destek gelmemesi kanat oyuncularına fazla yük bindiriyor ve kademeli savunma karşısında etkisiz kalmalarına neden oluyor.

Bu maçtaki kaybı şu şekilde yorumlayınca o kadar da dokunmuyor sanki insana. Aston Villa deplasmanından beraberlikle dönüp, Wolverhampton'ı yensek aynı puan ama farklı bir hava olacaktı. Bu nedenle totale bakarak yorum yapmamız gerektiğini ve bunu çok büyük bir kayıpmış gibi göstermememiz gerektiğini düşünüyorum. Rakiplerin puan kayıplarında önemlidir kazanmak. Ama son haftalarda göstermiş olduğumuz saha içi performans sezonun kalanına daha umutlu bakmamıza neden olmalı bence.

Bir de artık takımdaki gelecekleri neredeyse olmayan Arshavin ve Chamakh'ı her maç kurtarıcı diye oyuna almaktansa gelecek sezonun planlamasını da düşünerek Alex Oxlade-Chamberlain ve Park'a biraz daha fazla şans vermeli Wenger sanki.

Emrah Partal / Genc Arsenal

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails